5. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, makamların gelip geçici olduğunu kalıcı olanın halkın egemenliği ve devletin bağımsızlığı olduğunu belirterek, onurlu bir görevi başarıyla tamamlamaktan dolayı gurur duyduğunu söyledi. Tatar, “KKTC’nin Cumhurbaşkanı olarak 5 yıldır büyük bir onur ile sürdürdüğüm bu şerefli görevi bugün devrediyorum. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaşatılması ve yüceltilmesi hepimiz için tarihi bir sorumluluktur” dedi.
Onurlu bir görevi başarıyla tamamlamaktan dolayı gururlu olduğunu ifade eden Tatar, önemli olanın KKTC ve Kıbrıs Türk halkının geleceği olduğunu vurguladı.
5. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, devir teslim töreninde yaptığı konuşmada, görevi yeni seçilen Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’a devretti.
TMT Mücahitler Derneği AB’nin Rum kayıplar için anıt projesini eleştirdi: “Tek yönlü, taraflı”
İçeriği Görüntüle
Cumhurbaşkanlığı yerleşkesinde yer alan devir teslim töreninde konuşan Tatar, 19 Ekim Pazar günü yapılan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 11. Cumhurbaşkanlığı seçiminin gerçekleşmesi ile halkın iradesinin sandığa yansıdığını kaydetti.
Tufan Erhürman’ın, devletin 6. Cumhurbaşkanı olarak seçildiğini ifade eden Tatar, “Kendisini kutlar, yeni görevinde başarılar dilerim” dedi.
Tatar, 5 yıl önce KKTC’nin 5. Cumhurbaşkanı seçilmesiyle ortaya koyduğu vizyondan milim sapmayarak, Kıbrıs Türk halkının engellenen haklarının tesisi ve 1963’ten bu yana maruz kaldığı izolasyon zulmünün sona ermesi için her yerde ve her platformda büyük bir mücadele yürüttüğünü anlattı.
Bu dönemde radikal bir paradigma değişikliğine giderek, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statünün teyidi zemininde başlayacak “İki Devletli Çözüm” vizyonunu ilan ettiğini belirten Tatar, şöyle devam etti:
“Anavatan Türkiye’nin, hem Cumhurbaşkanlığı düzeyinde hem de TBMM’de alınan ortak kararla tam destek verdiği bu yeni vizyonumuzu, Nisan 2021’de BM Genel Sekreteri’nin ev sahipliğinde düzenlenen 5+1 gayrı resmi zirvesinde uluslararası düzeyde kayda geçirdim. Yeni ve resmi müzakerelere başlamak için ortak zemin olmadığını BM Genel Sekreteri de 15 Ekim 2024 tarihinde kayda geçirmiştir.
Kıbrıs konusunda yürütülen müzakereler tarihinde bu vizyon, içerdiği eksen değişikliği ile yeni bir milat olmuştur. Bu tarihten sonra, Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye Cumhuriyeti ‘federasyon’ modelinden rızasını çekmiş ve bunca yıldır ortak zemin teşkil eden ‘federasyon’ bir Rum pozisyonuna dönüşmüştür.
İki taraf arasında ortak zemin olmadığı bu dönemde, adada diyalog temelli ve her alana yayılabilecek yeni bir çoklu iş birliğinin kurulabilmesi için de büyük gayret sarfettim.
İlki 2022 yılında 6 öneri olmak üzere, Rum tarafını iki halkın da faydasına olacak konularda iş birliği yapmaya davet ettim.
Ada etrafındaki hidrokarbonlar, güneş enerjisinden etkin faydalanma, Türkiye üzerinden AB elektrik enterkonnekte sistemine bağlanma, adanın tatlı su kaynaklarını birlikte yönetme, düzensiz göç ve adanın mayınlardan arındırılmasına yönelik önerilerimizi yazılı olarak ilettim. Bununla da kalmadım. Yeni Rum lider seçilir seçilmez olası bir deprem konusunda iş birliği yapılması ve yeni sınır kapısı açılması önerimizi de paylaştım. Teknik düzeydeki görüşmeler yoğun şekilde neredeyse her hafta devam etmiştir.
Nihayetinde iki 5+1 gayri resmî zirve daha yapılmış ve toplamda güven inşasına yönelik on iş birliği unsuru üzerinde anlaşılmıştır. Rum tarafı ne yazık ki Halkımızı eşiti olarak görmediğinden bu hususlarda arzu ettiğimiz ilerlemeler sağlanamamıştır.”
Ersin Tatar, bu dönem içerisinde teknik komite çalışmalarına da büyük önem verdiğini, pandemi sürecinin son safhası başladığı görevine Rum tarafıyla yaşadığı aşılar konusundaki sıkıntıları da aşmayı başardığını ifade etti.
Tek yanlı olarak kapatılan sınır kapılarının tümünün yeniden işler hale getirilmesi konusunda ve iki tarafta 5G altyapısı yatırımlarına imkân verecek bir uzlaşıya da imkân sağladığını anlatan Tatar, mevcut ve muhtemel süreçlere kadınların etkin ve anlamlı katılımını sağlayacak bir eylem planı üzerinde de anlaşmaya varıldığını kaydetti.
Sayısı 12 olan teknik komiteleri 13’e çıkartarak, Gençlik Teknik Komitesi’ni de kurduklarını işaret eden Tatar, bu komitede iki taraftan 16’şar gencinin kadın erkek oranı aynı olacak şekilde gönüllülük esasında görevlerini sürdürdüklerini belirtti.
Kültürel Miras Teknik Komitesinin ise dini yerlerin yanı sıra iklim koşullarından zarar gören Lefkoşa surlarının tamirini de gerçekleştirdiğini, ayrıca halihazırda tarihi ve manevi öneme haiz mezarlıkların restorasyon çalışmalarını üstlenen komitenin de faaliyetlerine devam ettiğini belirten Tatar, şöyle devam etti:
“Başta suç ve suça ilişkin konularda, iklim değişikliği ve çevre konularında, sağlıkta, cinsiyet eşitliği farkındalığında, insancıl işlerde, kriz hallerinde, geçiş kapıları hususunda, kültür, ekonomi ve ticari konularda, yayıncılık ve eğitim konularına ilişkin teknik komitelerimizde herhangi bir karşılık beklemeden yine gönüllülük esasında görev alan tüm üyelerimize teşekkür ediyorum.”
-“Görev dönemim boyunca en gurur duyduğum anlardan biri”
5. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, görev dönemi boyunca halkı ve devleti adına en gurur duyduğu anlardan birinin; Türk Devletler Teşkilatı’na oy birliği ile gözlemci üyeliğe kabul edilişleri olduğunu vurguladı.
Çin’den Avrupa’ya kadar uzanan çok geniş bir coğrafyada, 180 milyonluk büyük Türk ailesini temsil eden bu önemli uluslararası örgüte katılımlarının, devlete yeni bir statü kazandırdığını belirten Tatar, şöyle devam etti:
“Bu üyelikle birlikte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hem devlet kurumları hem de sivil toplum örgütleri açısından TDT ülkeleriyle daha önce benzeri olmayan yeni ilişki ağları kurarken farklı düzeylerde çok çeşitli etkinliklere de katılım sağlanmıştır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kendi bölgesinde, Doğu Akdeniz’de, Türk Devletler Teşkilatı’nın hak ve çıkarlarını her zaman savunmaya ve korumaya devam edecek, büyük Türk ailesinin serhat bekçisi olarak, bu bölgede başı dik ve onurlu bir biçimde daima ayakta kalacaktır.”
Tatar, görev süresi boyunca temsil etmekten her zaman gurur duyduğu halkıyla dünyanın dört bir yanında bir araya geldiğini de belirterek, “Tarihte ilk kez Avustralya’ya giderek oradaki vatandaşlarımızla buluşan ilk Cumhurbaşkanı oldum. İngiltere’de vatandaşlarımızın düzenlediği pek çok etkinlikte yer aldım ve bizzat ülkemizin ve devletimizin tanıtımı için lobi çalışmaları yürüttüm” diye konuştu.
Tatar, Kıbrıs Türk halkının ayrı bir halk olduğunu ve ilelebet egemenlik temelinde yaşayacağını belirtti. Tatar, AB’ye de seslendi, “Kıbrıs Türk halkına uygulanan izolasyonlar sözlere rağmen neden artırılıyor ama Kıbrıs Türk halkı anavatanına güvenerek yoluna devam ediyor ve er veya geç hak ettiği noktaya geleceğine” vurgu yaptı.
Ersin Tatar, şöyle devam etti:
“5 yıl boyunca, Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin ve kardeş Türk halkının desteğini ve güvenini daima yanımda hissettim. Birlikte geliştirdiğimiz bu kopmaz kardeşlik bağları sayesinde, sağlıktan ulaşıma, eğitimden iletişime, sudan enerjiye kadar hemen her alanda büyük altyapı yatırımlarına imza attık.
Bugün devir teslim törenine de sahne olan, yeni Cumhurbaşkanlığı, Cumhuriyet Meclisi ve Yüksek Mahkeme binalarımızın da içinde yer aldığı Cumhuriyet Yerleşkemizi de halkımızın hizmetine açtık. Yapımı bitmek üzere olan, adamızın en büyük yaşam merkezi olarak tasarlanan ve içinde yeni Milli Kütüphanemizi, camimizi, spor ve sosyal tesislerimizi de barındıran, Cumhuriyet Parkımızı yeri gelmişken ayrıca vurgulamak isterim.
Bunların gerçekleşmesinde, bütün imkanları seferber ederek devletimize ve Kıbrıs Türk halkına desteğini hiçbir zaman esirgemeyen çok kıymetli Türkiye Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve artık bizden biri olarak gördüğüm Cumhurbaşkanı Yardımcısı sayın Cevdet Yılmaz’a ve emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.
Başta kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engelliler olmak üzere halkımızın dezavantajlı kesimlerine yönelik çalışmaları yanında kültür ve sanat alanında ilk olma özelliği taşıyan projeleri gerçekleştiren sevgili eşim Sibel Tatar Hanımefendiye de huzurlarınızda teşekkür ediyorum.”
5. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk halkının yüz yılı aşan varoluş mücadelesinin en son aşaması olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaşatılması ve yüceltilmesinin tarihi bir sorumlulukları olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Makamlar gelip geçicidir. Kalıcı olan halkımızın egemenliği ve devletimizin bağımsızlığıdır. KKTC’nin Cumhurbaşkanı olarak 5 yıldır büyük bir onur ile sürdürdüğüm bu şerefli görevi bugün devrederek Kıbrıs Türk halkına en samimi dileklerimi iletir, hepinize yürekten teşekkür ederim. Sağ olun var olun.”
Kaynak : Halkın Sesi


