Salı, Şubat 11, 2025
Google search engine
Ana SayfaKıbrısMeclis’te güncel konuşmalar yapılıyor

Meclis’te güncel konuşmalar yapılıyor

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda milletvekillerinin güncel konuşma istemlerine yer veriliyor.

Bu çerçevede ilk olarak CTP Milletvekili Devrim Barçın, “Hükümetin Yasaya Aykırı Yaptığı ve Sn. Ersin Tatar’ın da Onayladığı Siyasi Atamalar, İşe Gitmeden Maaş Alanlar ve İstatistik Kurumu Verileri” konulu güncel konuşma istemi ile söz aldı.

-Barçın

CTP milletvekili Devrim Barçın, UBP DP ve YDP hükümetinin kamu kaynaklarını yasaya aykırı kullandığını, halkın vergilerini yine yasaya aykırı ve belirli zümrelere çıkar sağlamak için faaliyete soktuğunu, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da bu yöndeki faaliyetlere imzasıyla katkı koyduğunu savunarak, bunu belgelerle ortaya koyacağını iddia etti.

Barçın, “Hiçbir kişiyle şahsi sorunum yok, çoğunu da tanımıyorum, derdim; kamu kaynaklarının, halkın vergilerinin yasaya aykırı şekilde belirli zümrelere, kişilere peşkeş çekilmesidir.” dedi.

26 Eylül 2023’te Bakanlar Kurulu’nun Devlet Planlama Örgütü’nde yatırım danışmanlığı yapmak üzere sözleşmeli bir personel istihdam ettiğini, bu kişinin UBP Parti Meclisi üyesi olduğunu söyleyen Barçın, söz konusu kişinin işe gitmediği halde maaş aldığını savundu.

Söz konusu şahsın mesai saatleri içinde haftalık TV programı yaptığını, Kamu Görevlileri Yasası’na karşın herhangi bir izin doldurmadan, izinsiz ve özürsüz şekilde devletten maaş çekerek işe gitmediğini savunan Barçın, DPÖ yatırım danışmanı sıfatı ile bir kamu çalışanının mesai saatleri içinde TV programı yapmasının kabul edilemeyeceğini söyledi.

“Herkesin ifade özgürlüğü var, isteyen istediğini istediği şekilde eleştirebilir.” diyen Barçın, söz konusu kişinin sürekli hakaret ettiğini, devamı halinde yasal hakkını arayacağını da ifade etti.

DPÖ yatırım danışmanı sıfatı taşıyan bir kişinin televizyon programı yaptığını kaydeden Barçın, “Bir kamu çalışanının mesai saatinde haftalık rutin televizyon programı yapması kabul edilemez.” dedi.

Barçın, sözleşmesi biten personele sözleşmesi bittiğinde ödeme yapılmadığını ancak bahse konu şahsın 1 Ekim 2024’ten itibaren sözleşmesi bitmesine ve DPÖ’ye gitmemesine rağmen Maliye Bakanlığı tarafından 5 aydır maaş ödemesi aldığını belirterek, suç duyurusunda bulundu.

Barçın, İçişleri İskan ve Rehabilitasyon Dairesi Müdürü’nün üçlü kararname ile görevden alınarak Harita Dairesi’ne müdür atandığını bu kişinin Harita Dairesi Müdürlüğünde aranan niteliklere haiz olmadığını söyledi. Barçın, Cumhurbaşkanı Tatar’ı bu atamaya araştırmadan, sormadan imza attığı gerekçesiyle eleştirdi ve işin peşini bırakmayacaklarını söyledi.

Cezaevi’nde müdür muavini olmadığını belirten Barçın, tüzüğe aykırı şartlı tahliye yapıldığını vurguladı. Müdür muavinliği kadrosunun münhal ilan edilmemesini eleştiren Barçın, şartlı tahliyelere ilişkin Savcılığı göreve çağırdı.

İstatistik Kurumu’na yapılan atamanın yasal ancak liyakatsız olduğunu söyleyen Barçın, İstatistik Kurumu’nun hata yaptığının CTP’li ve UBP’li vekiller tarafından kayıt altına alındığını söyledi. İstatistik Kurumu’na da liyakatı olmayan atama yapıldığını kaydeden Barçın, yasal ama liyakatsız atamanın sonucu olarak seyrüsefer ücretlerinin hayat pahalılığına yansımadığını kaydetti. Başbakan Ünal Üstel’in hayat pahalılığının düşük çıkması için talimat verdiğini savunan Barçın, “Çalışanın cebine elinizi atmaktan vazgeçin.” dedi.

-Berova

Maliye Bakanı Özdemir Berova, söz alarak Devrim Barçın’a yanıt verdi.

Devlete sözleşmeli personel alımının Bütçe Yasası içine konduğunun ve burada nereye ne kadar personel alınabileceğinin yazıldığını kaydeden Berova, 2018 öncesinde sözleşmeli olarak alınacak personelin uzmanlık alanı konusunun master veya daha yüksek bir diplomaya sahip olması gerektiğini belirtti. Berova, dörtlü hükümet döneminde bu kuralda değişikliğe gidildiğini kaydetti.

Barçın’ın bir sözleşmeli personelle ilgili iddiaları üzerine Berova, sözleşmede ikinci iş yapmasına ilişkin bir kural olup olmadığına bakacağını söyledi. Berova, ilgili müdürü çağırarak işin aslını öğreneceğini ve fazla ödeme yapılmışsa geri ödemesi için gerekli işlemleri yapacağını kaydetti.

Barçın’ın “liyakat uzmanlığı” yaptığını ve atanan kişileri rahatça liyakatsız ilan ettiğini söyleyen Berova, İstatistik Kurumu’nda verilerin Avrupa Birliği standartlarında yapıldığını da belirtti.

En büyük eksikliğin; 5 yılda bir revize edilmesi gereken hayat pahalılığı endeksinin revize edilmemesi olduğunu kaydeden Berova, Başbakan Üstel’e iftira atıldığını kaydetti.

-Oğuz

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz da söz alarak, Harita Dairesi Müdürlüğü ataması ile ilgili iddiayı yanıtladı.

Harita Dairesi’nin bir yıldır müdürü olmadığını, oraya müdür olabilecek bir kişi olduğunu ancak emekliliğine dokuz ay kaldığı için uygun görmediklerini anlatan Oğuz, partizanca birini atamaya meraklı olsalardı pozisyonu bir yıl boş bırakmayacaklarını söyledi.

Şartlı tahliyeden herkesin yararlanamayacağını belirten Oğuz, başvuruların bir kısmının şartlı tahliyeden yararlanabileceğini, cinsel içerikli suçlular ile katillerin şartlı tahliyeden yararlanamadığını aktardı.

-Barçın

Devrim Barçın yeniden söz alarak, Harita Dairesi Müdürlüğü’ne ilişkin yasanın hangi niteliklere haiz olması gerektiğini yazdığını belirterek, gerekli niteliklere haiz olmayan atama yapılması ile ilgili Sayıştay’ın derhal soruşturma başlatmasını istedi. Barçın, Bakan Oğuz’un bahse konu kişinin aranan niteliklere haiz olmadığını kabul ettiğini de söyledi.

-Baybars

Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars, “Sigortacılık Sektörünün Sigortası Attırılmaya mı Çalışılıyor?” konulu güncel konuşma istemi ile söz aldı.

Konuşmasının başında Devrim Barçın’ın konuşmasının ibret verici olduğunu kaydeden Baybars, verilen yanıtlarda halkın yetkililerin nasıl yasaları hiçe saydığını gördüğünü söyledi.

UBP-DP-YDP Hükümeti’nin sigortacılık sektörünü de rant kapısı haline getirdiğini kaydeden Baybars, sigorta şirket sayısının son bir buçuk yılda arttığını belirtti.

Sigorta şirketi kurulmasındaki koşullara işaret eden Baybars, verilen sigorta izinleri içinde genel müdürü olmayan şirketler olduğunu söyledi.

Sigorta şirket sayılarının nüfusa oranla fazla olduğunu da belirten Baybars, bu işteki en büyük rant kapılarından birinin sınır kapılarındaki sigortalar olduğunu söyledi. Kapılardan elde edilen sigortanın aylık 10-15 milyon euro civarında olduğunu söyledi. İç piyasada herhangi bir sigortacılık yapmayan sadece sınır kapılarında olan sigorta şirketlerinin türediğini anlatan Baybars, hükümetin yandaşlarına rant sağladığını savundu.

Ayşegül Baybars, hükümeti “sigortacılığı rant kapısı haline getirmek ve sektörün ayağına kurşun sıkmakla” suçladı.

Devlet eliyle kamu kaynaklarının birer birer tüketildiğini, ülkenin kayba uğratıldığını savunan Baybars, yıllardır 31 olan sigorta şirketi sayısının bir buçuk yılda nasıl 45’e çıktığını kimsenin açıklayamayacağını söyledi.

“Sakın bize ‘yasal kriterlere uyan herkese sigorta izni veririz’ savunması yapmayın.” diyen Ayşegül Baybars, hukuksuz bir düzen yaratılarak ülkenin perişan hala getirildiğini de savundu.

Baybars, ekonomik istikrarı sağlayan, kalkınmaya aracı olan, işletmeleri ve bireyleri korumaya yönelik hizmet veren bu sektörün ayakta kalması için hem düzenleme hem de denetleme yapılması gerektiğini kaydetti.

“Bu sektörü siyasi ranttan uzaklaştıracaksınız.” diyerek sigortacılık için yapılması gerekenleri sıralayan Baybars, şeffaflığa, liyakate ve kurumsallığa işaret etti.

Baybars, sigorta şirketi izinlerinin kimlere verildiğinin isimleri ile açıklanmasını da istedi.

-Solyalı

Solyalı ise “Sigortacılık Sektöründe Yaratılan Çarpıklık” konulu konuşma yaptı.

Sigortacılık ile ilgili Ayşegül Baybars’ın gündeme getirdiği konunun son zamanlarda sosyal medya ve basında da gündem olduğunu kaydeden Solyalı, sigortacılarla konuştuklarını belirterek, sigortacıların konuyla ilgili uyarıları olduğunu belirtti.

Sigorta Hizmetleri Yasası’nın temel amacının 3’üncü maddede belirtildiğini belirterek maddeyi okuyan Solyalı, 6’ncı maddede belirtilen müdür görevlerini de okudu.

Bu dönemde 10 tane sigortacılık izni verildiğini, ancak bunlarının hiçbirinin kurulmadığını belirten Solyalı, verilen izinlerin Resmi Gazete’de yayımlanan kararlarını istedi.

Para Kambiyo Dairesi’nin üç tane denetmeni olduğunu ancak sigorta şirketi sayısının 45’e çıktığını anlatan Solyalı, dünyadan nüfus ve sigorta şirketi oranlarından örnekler paylaştı. Solyalı, “Maliye siyasi bir risk alıyorsa bunu topluma mal edemez.” dedi.

Aynı insanların farklı şirketlerde direktör göründüğünü de belirten Solyalı, bunun şaibeli olduğunu kaydetti.

-Berova

Maliye Bakanı Berova, yeniden söz alarak sigortacılık sektörüne ilişkin konuştu.

Baybars’ın “yandaşlarınıza sigorta şirketi izni veriyorsunuz” iddiasına Berova, dönemi içerisinde başvuru yapanların yasal gereklilikleri yerine getirmiş olanlara izinlerin verildiğini vurguladı.

Açık ve şeffaf davrandıklarını belirten Berova, hem birlik ile hem acentecilerle görüştüklerini ve ilgili yasayı ağustos ayında Meclis’e sevk ettiklerini söyledi.

Sigortacılar Yasası’nın öncelikli yasa olarak görüşülmesini rica ettiğini aktaran Berova, bazı sigorta şirketlerinin bundan rahatsız olabileceğini ancak bunun önemi olmadığını söyledi.

Şeffaflıktan hiçbir zaman taviz vermediğini söyleyen Berova, sigorta şirketi ön izni için gerekli belgeleri saydı, yasal gerekliliklerin yerine getirildiğini belirtti.

Hayat grubu için 30 milyon TL’lik bir sermayenin söz konusu olduğunu aktaran Berova, yeni yasa ile bunu 40 milyon TL’ye çıkardıklarını belirtti.

Yasal mevzuat ne ise onun yapıldığını yineleyen Berova, risk analizi yapılacak deniyorsa, yapıldığını söyledi.

“Bize başvuran, yasal gereklilikleri yerine getirenleri geri çevirebilmemiz doğru olan bir konu değildir.” diyen Berova, “Bu alanda başvuran ve başvuru gerekliliğini yerine getirenlere bu izinler verilmiştir.” ifadesini kullandı.

Berova, yeni yasanın yürürlüğe girmesi ve sermaye oranlarının da artırılmasıyla birlikte konunun daha da düzene gireceğini kaydetti.

Sınır kapıları ile ilgili konunun sıkıntılı bir konu olduğunu kaydeden Berova, sınır kapılarında sıra ile nöbetleşe girme uygulamasının kaldırılması gerektiğini söyledi.

-Solyalı

CTP Milletvekili Ürün Solyalı yeniden söz alarak, kürsüye çıktı. Verilen izinlerin Resmi Gazete’de yayınlanmadığını belirterek, bu nedenle şirketlerin kurulmamış sayıldığını söyledi.

Çeteleşme resminin ortaya çıktığını savunan Solyalı, sektörün aklıyla dalga geçildiğini kaydetti. Solyalı, “Adınıza da, toplum adına da üzgünüm.” dedi.

Kaynak : BRTK

RELATED ARTICLES

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Advertisment -spot_imgspot_imgspot_imgspot_img

Most Popular

Recent Comments