Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, eski Kıbrıs Türk Federe Devleti Başbakanı Osman Örek için düzenlenen anma törenine katıldı.
Cumhurbaşkanı Tatar törende yaptığı konuşmada, İngiliz Sömürge Yönetimi döneminde, Kıbrıs Türk halkının Varoluş ve Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın yanlarına iyi bir hukukçu olan Osman Örek’i alarak, Londra-Zürih anlaşmaları öncesinde mücadele verdiklerini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Küçük, Denktaş ve Örek’in Türkiye ziyaretleriyle, dönemin Türkiye Başkanı Adnan Menderes ve Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu’nun Kıbrıs meselesinin içine çekildiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Küçük, Denktaş ve Örek’in, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın 1 Ağustos 1958’de kuruluşuna vesile olacak gayretleriyle, Kıbrıs’ta iki ayrı halk ve bir bağımsız cumhuriyet kurulacaksa, Kıbrıs Türk halkının Cumhuriyetin eşit kurucu ortağı olması gerektiğinin vurgulandığını kaydetti.
Kıbrıs Türk halkının, İngiltere’nin çekilmesiyle adanın Yunanistan’a bağlanması ve Enosis’in gerçekleştirilmesi için Rumların ve Yunanlıların çok acımasız saldırıları ile karşı karşıya kaldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, zor yıllarda Anadolu ile kurulan bağlarla Kıbrıs meselesinin Türkiye Cumhuriyeti’nin gündemine getirilmesinde üç liderin ve onların dava arkadaşlarının çok büyük katkıları olduğunu söyledi.
1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti kurulduğunda, Garanti ve İttifak Anlaşmaları çerçevesinde Türkiye’nin garantörlüğü ve tek taraflı müdahale hakkıyla anlaşmanın anlamlı bir noktaya geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, iyi bir hukukçu olan Osman Örek’in de sürece büyük katkıları olduğunu söyledi.
Ailesinin yakınlığı nedeniyle Osman Örek ile birlikte çok zaman geçirdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Hasan Örek ve Yeşim Örek’in çocukluk arkadaşları olduğunu dile getirdi. Tatar, Osman Örek ile sohbetlerinde milli davayla ilgili çok şey öğrendiğini belirtti.
Osman Örek vefat ettiğinde adaya henüz Türkiye’den su gelmediğini kaydeden Tatar, geçmişte Türk liderliğinin suyun gelmesi gerektiğini Makarios ile paylaştığında, Makarios’un Örek’e, “Biz Türk suyu içmeyiz” dediğini anlattı.
Osman Örek’in 1960 kuruluş anlaşmalarında aktif bir rol oynadığını belirten Tatar, Örek’in daha sonra Cumhuriyetin Savunma Bakanı olduğunu belirtti. Makarios’un Cumhuriyet kurulur, kurulmaz, amaçlarının Cumhuriyeti Enosis’e bir sıçrama tahtası olarak kullanmak olduğunu söylediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin dışına itildikten sonra Kıbrıs Türk halkının kendi devletinin temellerini Genel Komite ve Geçici Türk Yönetimi ile attığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü kavramları 1960 anlaşmasından elde ettiğimiz hakkımız ve hukukumuzun bir ifadesidir” diye konuştu.
Yeni siyasete göre, Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa iki devletin iş birliğiyle olması gerektiğini ve Kıbrıs’ta bağımsız bir Türk devletinin olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Doğu Akdeniz’de bağımsız Türk devletinin yaşatılması gerektiğini söylediklerini belirtti.
“Milli birlik ve beraberliğin, Kıbrıs Türk halkını bu noktaya getirmesinde onların etkin rolünün ne kadar anlamlı ve tarihi perspektiften ne kadar değerli olduğunu” ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, eşi Neriman Örek’in de, Osman Örek’e verdiği destekle Kıbrıs Türk halkına katkılarını yakından bildiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Osman Örek ve Neriman Örek’i rahmetle andı.
Kaynak : BRTK