Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs’ta çözümsüzlüğün ve siyasallaşan yargı süreçlerinin adanın her iki kesiminde de toplumun tamamını olumsuz etkilediğini vurguladı. Açıklamada, özellikle mülkiyet davaları, insan hakları ihlalleri ve kelepçe uygulamaları eleştirilerek, hukukun siyasetin aracı haline getirilmesinin kabul edilemez olduğu belirtildi.
Hukukun Siyasallaşmasına Tepki
CTP’nin açıklamasında, son dönemde mülkiyete bağlı tutuklama ve yargı süreçlerinin ciddi endişeler yarattığına dikkat çekildi:
“Davaların uzaması, hukuki değil siyasi gerekçelerle sürdürüldüğü algısını güçlendirmekte ve **yargı bağımsızlığına gölge düşürmektedir.”
Parti, hem Güney’de devam eden mülkiyet davalarının hem de Kuzey’de hükümsüz tutukluluk süreci yaşayan 5 Kıbrıslı Rum’un durumunun toplumda tedirginlik yarattığını kaydetti. Açıklamada, bu yaklaşımın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kazanımlarını riske attığı ve Taşınmaz Mal Komisyonu’na yapılan başvuruları olumsuz etkilediği vurgulandı.
Kelepçe Uygulaması ve İnsan Hakları
CTP, kelepçe uygulamalarının toplumda derin yaralar açtığını da hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“Kelepçenin istisnai bir tedbir olması gerektiği defalarca dile getirilmiştir. Buna rağmen, polise yardımcı olan bir avukatın duruşmaya kelepçeyle çıkarılması insan haklarına aykırı bir itibarsızlaştırma girişimidir.”
Parti, toplumda halen canlı olan “kelepçe takılanlar ve takılmayanlar” ayrımının adalet duygusunu zedelediğini, hukuka ve kurumlara olan güveni sarstığını belirtti.
Yeni Bir Liderlik İhtiyacı
Açıklamada, mevcut yönetim anlayışının iflas ettiği ifade edilerek yeni bir liderliğin şart olduğunun altı çizildi:
-
Hukukun siyasetin gölgesinde kalmasına izin vermeyeceğiz.
-
İnsan hakları ve yargı bağımsızlığı evrensel değerlerdir ve korunacaktır.
-
Toplumlararası güveni zedeleyen uygulamalar, Kıbrıs Türk halkının çıkarlarına doğrudan zarar vermektedir.
CTP, Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını koruyacak, dünyada saygı görecek ve toplumun tamamını temsil edecek yeni bir liderlik ile bu kısır döngünün kırılacağını belirtti.
