Müstafi Tümamiral Prof. Dr. Cihat Yaycı, geçtiğimiz günlerde TV100’de katıldığı programda kullanılan harita üzerinden kamuoyunda oluşan bazı yanlış anlaşılmalar üzerine bir açıklama yaptı. Yaycı, haritanın bağlamından koparılarak çarpıtıldığını ve esas amacın dikkatlerden kaçırılmaya çalışıldığını savundu.
Yaycı açıklamasında şu hususlara dikkat çekti:
Programda ele alınan konunun, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) özellikle yabancılara ve İsrail bağlantılı kişi veya şirketlere yapılan arazi ve mülk satışları olduğunu belirtti.
Bu kapsamda detaylı bir haritanın program ekibine iletildiğini ifade eden Yaycı, haritada ilçe sınırları içinde yoğun satışların yapıldığı yerleşim yerleri ve bunlara ilişkin açıklamaların bulunduğunu söyledi.
Ancak TV100 yayın ekibinin, ekran görselinde karmaşa oluşmaması gerekçesiyle bu açıklamaları haritadan çıkartarak yalnızca ilçe isimlerini bıraktığını; bunun da kamuoyunda yanlış anlaşılmalara neden olduğunu belirtti.
Yayında ilçe sınırları içerisinde yapılan arazi satışlarına dair değerlendirmelerde bulunulduğunu ifade eden Yaycı, programın dikkatle izlenmesi durumunda bu tür bir yanlış anlamanın yaşanmayacağını, ancak konuyu dinlemeden istismar edenlerin gerçeği çarpıttığını vurguladı.
Söz konusu haritada yer alan isimlerin, o ilçe sınırları içindeki satışların yapıldığı yerler olduğunu söyleyen Yaycı, konunun bağlamını anlayanların bunu kolaylıkla fark edebileceğini dile getirdi.
Haritada yer almayan bazı KKTC kentlerinin, konuyla doğrudan ilişkili olmamaları nedeniyle dahil edilmediğini kaydeden Yaycı, örneğin Lefkoşa ve Güzelyurt’un haritada yer almamasının bilgi karışıklığını önlemek adına bilinçli bir tercih olduğunu açıkladı.
Konuyla ilgili olarak hem orijinal olarak iletilen detaylı harita hem de KKTC ilçe sınırlarını gösteren haritaların kamuoyuyla paylaşıldığını belirtti.
Son olarak, KKTC’de uzun yıllar bulunmuş ve bölgeye dair birçok harita hazırlamış bir kişinin, Mağusa ya da Girne gibi şehirlerin konumlarını bilmemesinin söz konusu olamayacağını ifade eden Yaycı, esas amacın şehirlerin coğrafi yerleri değil, söz konusu arazi arayışlarının neden olduğu güvenlik riski ve jeopolitik tehdit olduğunu belirtti.
Yaycı, açıklamasını “Kamuoyuna saygı ile duyurulur” diyerek sonlandırdı.
