UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu 3’üncü maçında Galatasaray, konuk ettiği Alman ekibi Bayern Münih’e 3-1 mağlup oldu. Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nde oynanan karşılaşmanın ardından Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Okan Buruk, grubun favori takımıyla oynadıklarını belirtti.
“Uzun süredir gruplarda maç kaybetmeyen bir takımla oynadık. Maçı kazanarak seriyi hem bitirmek hem de iddialı olmak için sahaya çıktık. Belki de Bayern Münih karşısında hiçbir takım bu istatistiklere ulaşamamıştır. Bunu iyi yaptık ancak skor ve gol olarak bitiremedik. 2-1’e kadar dengeli bir oyun vardı. Sonrasında geçişleri çok etkili yaptılar. Geçişlerde rakibimize pozisyonlar verdik. Ben oyuncularımın performansından çok memnunum. Taraftarlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bizi çok iyi desteklediler. Önemli bir oyun ortaya çıkardık. Ancak bunu sonuca yansıtamadık. Taraftarlarımızı mutlu gönderemediğimiz için üzgünüm. Oyun ve seviye olarak nerede olduğumuzu gördüğümüz için mutluyum.”
“Bir Türk takımının uzun yıllardır oynayabileceği en güçlü oyunu oynadık”
Oyuncu değişikliği konusunda geç kalıp kalmadığına dair sorulan bir soruya Buruk şu yanıtı verdi:
“Tabii ki golün ne zaman olacağını bilemiyorsunuz. Bir şeyler aksıyor oyun içinde bunu görüp hamle yapıyorsunuz. Kenara gelirken değişiklik sırasında gol yiyorsunuz. Oyuncular kenara gelmişken, bu önceden de olabilir sonra da bunu bilemiyorsunuz. Manchester deplasmanında oyuncu değişikliği yapacakken 2 gol bulduk. Dünyanın en büyük takımları da büyük hocaları da oyuncu değiştirmeden maç bitirebiliyor. O anda takımın gol yemesi şanssızlık. Bunu başka şekilde açıklayamazsınız. Gol yedikten sonra suçlu aranacak. Futbolda bunlar var. Oyun içinde doğru durduk. Bir Türk takımının uzun yıllardır oynayabileceği en güçlü oyunu oynadık. Değişiklik sırasında gol yedik bu da bizim için şanssızlık.”
“Bayern’e karşı bu kadar pozisyona girmek beni mutlu etti”
Bir basın mensubunun “Çok fazla gol pozisyona girip gol atamamanızın sebebi nedir?” sorusuna Okan Buruk, “Beşiktaş maçında da benzer şeyleri yaşadık. Geçen sene de yaşamıştık. Çok pozisyona girip atamıyoruz. Şampiyonlar Ligi motivasyonu daha yüksek oluyor. Ligde Ankaragücü karşısında 35-36 tane şut çektik. Orada da 2-1 zor kazandık. Bu kalite bizde var. Umarım önümüzdeki maçlarda bunu kırarız. Bayern’e karşı bu kadar pozisyona girmek beni mutlu etti. Genel performansa bakılırsa iyi bir oyun vardı. Dünyanın belki de en iyi iki kanat oyuncusuna sahip olan rakibimiz onlarla bizi cezalandırdılar.” ifadelerini kullandı.
“Angelino çok beğendiğim bir oyuncu”
Buruk, sol bekte Kazımcan Karataş’ı tercih etme sebebine de değindi.
“Angelino çok beğendiğim bir oyuncu. Gelmesini çok istediğim bir oyuncuydu. Çok da karakterli bir oyuncu. Biliyorsunuz ki çok ofansif. Kazım temaslı oyunda daha iyi diye düşündüm. İyi de durdu. Zaman içinde Abdülkerim’i de orada kullandık. Merkezde Sanchez ile Abdülkerim iyi gidiyor, onları bozmak istemedik. Abdülkerim sol bek oynamayı seven bir oyuncu değil. Rakibimiz direkt oyun oynadı. Uzun topların ardından ikinci topu almaya çalıştılar. Kane ile oynadılar. İndirdiği topları arkaya aşırdılar. Sanchez’in yüksek toplarda etkili olmasını istedik. Sanchez de güzel bir maç çıkardı.”
“Fiziksel olarak geride kaldığımızı düşünmüyorum”
Oyundan düşüşlerinin 2’nci golden sonra olduğunu ifade eden Buruk, sözlerini şöyle tamamladı:
“Kaan ve Torreira iyi oynadılar. Oyun içinde gayet iyiydiler. Oyun içinde baskıları ve savunmayı doğru yaptılar. Yeni bir oyuncuyu oraya direkt olarak düşünmedim. Kenar oyuncularının yorulduğunu gördüm. Tabi ki oyun içinde 3’lüye dönebilirdik. Maç bitince bir sürü şey söyleyebiliriz. Fiziksel olarak geride kaldığımızı düşünmüyorum. Onlar geçişlerde etkili oldular. Belki de dünyadaki en hızlı oyunculara sahipler. Sane solda, Coman sağda daha etkili koşular yaptılar. Bizim düşüşümüz 2’nci golü yedikten sonra oldu. Yorgunluktan değil mental anlamda oldu. Benim kızdığım da bu oldu. 2-1’den sonra maçı bıraktık. Bence en büyük sıkıntımız buydu. Torreira çok yorulmuş gibi göründü. Bazen 60’da yorgun gözüküp maçı bitirebiliyor. Baskıdan sonra yorulup yeniden oyuna devam edebiliyor. Ama oyuncumuz maçı da rahat bir şekilde bitirdi.”
Kaynak : TRT SPOR
